My Melody Kawaii

19 Eylül 2012 Çarşamba

Alaca Dünya ve Yalnızlığım - Ali Ünal

Alaca Dünya ve yalnızlığım çok içten, sıcacık okuyabileceğiniz bir kitap. Beklenmedik, fantastik olaylarla kitap renklenmiş. Bazen fena halde hüzünlendiriyor. Özellikle benim gibi duygusal insanları.. Yalin bir dili var. Severek okudum bu sıcacık hikayeyi. Kitabın yazarı Ali Ünal sosyal medyayı iyi kullananlardan. Kendisini twitter 'dan zevkle takip ediyorum. Kitap yazarın ilk kitabı ve Potkal Kitap Yayınlarından basılmış. Kapağı, içindekileri çok güzel yansıtıyor.
Ne demiş sevgili yazarımız;
'Alaca Dünya siz insanoğlunun sevgisiyle oluştu yıllar önce. Yüzyıllardır da insanoğlunun sevgisiyle ayakta kalıyor.' 
Sevgimiz artsın, Alaca Dünya hep var olsun...
 
Arka Kapak Yazısı:
Gerçek hayat ile gerçek üstü hayatın kesiştiği bir roman Alaca Dünya ve Yalnızlığım Gerçek hayat ile gerçek üstü bir hayatın zaman zaman kesiştiği, içinde yaşanılan dünya ile öte dünyalara özlemin ortaya çıkardığı bir roman Alaca Dünya ve Yalnızlığım... Tüm romanlar gibi hayal, tüm hayaller gibi gerçek... Antakya'nın tam ortasında geçen bir fantastik kurgu. Çocukluğumun en özgün, en tatlı tebessümler yayıcı, en çapkın, en sevinçli ve en üzgün anları bir araya gelse ancak bu kadar uzun olurdu. Zor geçen ama hiç yaşayamadığım çocukluğum, bir gün kapısını çaldı yalnızlığımın. Uzun soluklu bir hezeyan fotoğrafı gibi asılı kaldı kalbimdeki koca duvarda. Bu duvarda Antakya'da yaşayan bir avuç insanın, Alaca Dünya ile kurduğu iletişimin en can alıcı anları da resmedildi. Her fırça darbesi, bu resmin karakterlerini ortaya koyuyor. Yaşamın sert gerçekleri ile Alaca Dünya'nın hayalleri içiçe geçiyor. Mahiyar'a duyduğum çocuksu aşk, mektup arkadaşım Jeanne'in tahmin edemediğim fırtınalarla dolu iç yüzü, Hristo Amca'nın sevgi dolu sarraf yüreği, Şayeste Hanım'ın, kendisine bahşedilen gençlik hülyalarıyla dolu Rıfat Bey aşkı, her geçirdikleri günü keseden yiyen sıradan yaşlılar: Mualla Nine ve Nihat Dede, Menekşe ve yaralı geçmişi... Antakya'da çekilen, her karesinde şiş kebap mutluluğunu, humus lezzetini, biber salçası hüznünü ve semavi aşkın 3 ayrı lisanını göreceksiniz.
 
Not: Ayracımı tanıtmadan geçmiyim :) en sevdiklerimdendir kendisi, ee uur böceekli çünkü :). Lösev'e destek olsun diye almıştım, iyiki almışım. Lösemili çocukların anneleri yapıyor bu ayraçları.


4 yorum:

  1. Ne desem ki...Böceğimiz hiç eksik olmasın omuzumuzdan emi :)

    YanıtlaSil
  2. Ben de de balıklısı var o ayracın, bir blogger arkadaşımdan hediye :) Ama senin uğur böcekline de bayıldım yahu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok tatlı dimi :) Bir daha lösev standıyla karşılaşırsam tüm çeşidlerini alasım var :)

      Sil